Tenis dünyasının en prestijli turnuvalarından ve sezonun son Grand Slam turnuvası olan Amerika Açık geçtiğimiz hafta tek kadınlarda Bianca Andreescu’nun tarihi şampiyonluğu ile sona erdi.
Amerika Açık Tenis Turnuvası yakın tarihte Naomi Osaka, Bianca Andreescu ve kortların kraliçesi olan Serena Williams gibi büyük potansiyelli raketlerin kariyerlerinin ilk Grand Slam şampiyonluklarını yaşadığı bir turnuva oldu. Amerika’nın büyülü havasına son katılan isim ise 19 yaşındaki Kanadalı raket Bianca Andreescu oldu. 2000 yılında doğan ve kariyerinde ilk kez Grand Slam finali oynayan Andreescu, Serena Williams karşısında tarihi bir galibiyet alarak kariyerinin ilk Grand Slam şampiyonluğunu almış oldu. Bu turnuva öncesinde Indian Wells ve Rogers Cup gibi önemli WTA turnuvalarında sırasıyla Angelique Kelber ve Serena Williams’ı mağlup ederek adından söz ettirmişti. Bu yıl Kanada’nın spor hikayesini Toronto Raptors’ın NBA şampiyonluğunun ardından Bianca Andreescu sürdürüyor. Uzun zamandır devam eden iyi oyunu ve agresif vuruşları ile birlikte geçen yılın sonunda dünya 178 numarasında bulunan Kanadalı, Indian Wells, Rogers Cup ve Amerika Açık şampiyonlukları ile dünya 5 numarasına kadar yükseldi. Amerika’da finale Caroline Wozniacki, Elise Mertens ve Belinda Bencic gibi zor bir fikstürden hasar almadan çıkan Andreescu, finalde Serena Williams ile eşleşmişti. Geçtiğimiz hafta sona eren turnuvanın finalinde Andreescu ile eşleşen Williams için bu karşılaşma Rogers Cup finalinin bir rövanşı gibiydi. Bu ikili daha önce Rogers Cup finalinde eşleşmiş ve daha ilk sette Serena Williams’ın sırt spazmı sakatlığı sebebi ile maçtan çekilmesiyle Andreescu’nun şampiyonluğu ile sonlanmıştı. Rövanş mücadelesi ise 24.Grand Slam şampiyonluğunu arayan Williams için iyi geçmedi. Karşısında 19 yaşında ona meydan okuyan bir çaylak vardı.
Geçtiğimiz senenin dünya 1 numarası Naomi Osaka’da kariyerine benzer bir başlangıç yapmış ve 2018 Amerika Açık Tenis Turnuvası’nda şampiyon olmuştu. İlk kez bir Grand Slam finaline çıkan dünya tenisinin yükselen yıldızı Japon raket Naomi Osaka’nın finalde rakibi ise Serena Williams olmuştu. Bu turnuva öncesinde Indian Wells’te dönemin 10 numarası Daria Kasatkina’yı 6-3 ve 6-2’lik setlerle 2-0 mağlup etmiş ve ilk WTA şampiyonluğunu kazanmıştı. Japon tenisçi, Asya kıtasının yetiştirmiş olduğu en büyük yeteneklerden biri ve dünya klasmanında en zirveye soktuğu tek kadın tenisçi olma ünvanını da eline almıştı. İşler Naomi Osaka için Amerika Açık turnuvası sonrası istenildiği gibi gitmiş ve 2019 yılının ilk Grand Slam turnuvası olan Avustralya Açık’ta Petra Kvitova’yı 2-1 yenerek şampiyon olmuştu. Bu şampiyonluk sonrası dünya klasmanının en tepesine yerleşen Japon raket, geçtiğimiz hafta sona eren Amerika Açık sonrasında 4 numaraya kadar düştü.
Tarihleri 1999 yılına kadar geri alalım hep birlikte ve 21.yüzyılın tek kadınlarda kraliçesi olan Serena Williams’ın ilk Grand Slam şampiyonluğuna bakalım. İki senedir üst üste hem Wimbledon hem de Amerika Açık’ta final oynayan fakat büyük potansiyelli çaylaklara kaybeden Williams, daha 18 yaşındayken dönemin 1 numarası İsviçreli Matina Hingis ile ilk Grand Slam finaline çıkmış ve şampşyon olmuştu. Bu turnuvanın hemen öncesinde Indian Wells’te efsane Alman raket Stefanie Graf’ı mağlup etmiş ve şampiyon olmuştu. Stefanie Graf, kariyerinin başlarında, 1980’lerin ve 90’ların sonuna doğru dünya tenisinde ambargo koyarken rakibi çaylak Serena Williams ise 21.yüzyılın başlarından itibaren kadın tenisini ele geçirmiş vaziyette. Her iki tenişçi de uzun yılla boyu en zirvede kalırken, Graf toplamda 377 hafta, Williams ise toplamda 319 hafta dünya 1 numarası olarak kariyerlerine devam ettiler. Aslında bu yazının konusu Williams-Stefanie Graf karşılaştırması değil fakat yazmış olduğum bu bilgiler Osaka ve Andreescu’nun nasıl bir rakibe karşı oynadıkları ve kariyer başlangıçlarının Williams’a ne kadar benzediğini gösteriyor.
İki senedir kendi seyircisi önünde 24.Grand Slam şampiyonluğu için çaylak büyük potansiyellerle oynayan Williams’a karşı çok sakin oynayan ve Serena’nın aurasından kendilerini sıyırabilen iki genç raketin benzer başlangışlı hikayelerine tanıklık ettik. Dünya tenisi Osaka ve Andreescu ikilisi ile birlikte inanılmaz yetenekler kazandı.
