‘Kafede öğrenciye ders verirken yan masadan istihbaratçılar dersi dinledi’

Murat Aksoy, 21 yıllık fizik öğretmenliği yapmış bir isim. Türkiye’nin farklı illerinde Gülen cemaati ile ilişkilendirilen okullarda öğretmen ve idareci olarak çalışmış. 15 Temmuz sonrasında çalıştığı okul KHK ile kapatıldıktan sonra öğretmenlik yapması da KHK ile engellenmiş. Aksoy, Uludağ Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi Fizik bölümünden mezuniyetinden sonra sadece öğretmenlik yapmış. 15 Temmuz’dan bir hafta sonra ise terör örgütü üyesi olduğu iddiasıyla tutuklanan Aksoy, 15 ay cezaevinde kaldıktan sonra 7. Mahkemesinde tahliye olmuş. Mahkeme salonunda vatan sevgisini yazdığı şiirle anlatmak isteyince mahkeme savcısı ‘Burada bugün şiir okuyan yarın türkü okur” tepkisiyle karşılaşmış.

Aksoy: “Mahkeme başkanı; ‘Savunmanı böyle yapmak istiyor musun diye sordu’ evet yapmak istiyorum” deyince savcı bey ‘ben dinlemem diyerek salonu’ terk etti. Ama başkanı taktir ettim ve vatan sevgimi anlatan şiirimi okudum” dedi.

Bu haberler de ilginizi çekebilir:

Murat Aksoy, cezaevinden çıktıktan sonra ailesinin geçimini sağlamak için özel eğitim kurumlarına iş başvurusunda bulunmuş. Hiçbir kurumdan olumla yanıt alamaması üzerine Aksoy, özel ders vermeye karar vermiş. Zaman zaman sokakta ve evinin çevresinde tanımadığı kişileri görmeye başlayan Aksoy, istihbarat ekipleri tarafından takip edildiğini fark etmiş. Bir keresinde arabasının çevresinde sakallı, yelek giymiş, kılıf kıyafeti farklı tipler görmesiyle takip edildiğinden iyice emin olmuş.

İSTİHBARAT ELAMANI SİMİT SARAYI’NDA ANLATTIĞI DERSİ DİNLEDİ

Özel derslerini kendi evinde ve öğrencinin evi dışında kamuya açık alanlarda vermeye başlamış. Bir öğrencisine Simit Sarayı’nda ders anlatmış. Ders anlattığı sırada yan masaya birinin tavırlarını şüpheli bulmuş. İstihbarat elamanı olduğunu tahmin etmiş. Ders bittikten sonra  ş şahsın masasına giden Aksoy, görevliyle arasında geçen konuşmayı söyledi anlatıyor: “Ben ailemin geçimini temin etmek için ders anlatıyorum, sizin de kim olduğunuzu biliyorum dedim. Elinde bulmaca dolduruyor görünen kişinin elindeki bulmaca ekini ters tuttuğunu kendisine söyleyince birden rengi değişti. İnanın anlattıklarım size film sahnesi gibi gelebilir ama ben bunları yaşadım. Ve artık iyice emindim takip edildiğim konusunda.”

‘ÖZEL DERS VERMEM ENGELLENDİ’

Aksoy, bir süre sonra ikince kez gözaltına alınmış. Aksoy’un gözaltına alınma gerekçesi ise ‘özel dersten kazandığın paraları ‘örgüte aktardığı’ iddiasıymış. Bundan sonra ise özel ders vermem sıkıntılı olmaya başlamıştı. Aksoy, dönemi şöyle anlıyor: “Bir öğretmen arkadaş tarafından ayarlanan bir büroda öğrencilere ders vermeye başladım. Bir süre sonra arkadaşı gözaltına alıp, tutukladılar. Bana ders bulduğu için 4 ay cezaevinde kaldı arkadaş. Sonra arkadaşa yüklü bir para cezası kestiler.”

‘EMNİYETTE İLK SIRT ÇANTAMI SORDULAR’

Özel ders verdiği süre içerisinde sırt çantasıyla dolaştığını ve çantanın içerisinde kitapların olduğunu ifade eden Aksoy, şöyle anlatıyor: “İkince kez gözaltına alındığımda emniyette ilk olarak çantanın nerde olduğunu sordular. Çantanın içindeki bilgisayar nerede dediler. Çantanın içinde bilgisayar değil ders kitapları ve yardımcı kitaplarım olduğunu söyledim.”

YARDIM ALMAKTAN GÖZALTINA ALINDI

Özel ders vermesinin imkânsız hale gelmesinin ardından Aksoy’un evine tanıdıkları ve arkadaşları tarafında gıda malzemeleri getirilmeye başlanır. Bu esnada istihbarat birimlerinin takipleri devam etmektedir. Murat Aksoy, üçüncü kez ise ‘yardım almaktan’ gözaltına alınır. Aksoy, “Beş ay sonra üçüncü kez gözaltına alındım. Bu kez ise yardım almakla suçlandım. Hatta güler misin ağlar mısın, bir polis memuru ‘Ya Hocam yine mi sen demişti’ Ben de Papua Yeni Gine de bir operasyon yapsanız beni alacaksınız. Çünkü birincisi ben okullarda 21 yıl çalıştım. İkincisi ise evim Sakarya emniyetinin karşısında her yaptığınız operasyonda beni ekliyorsunuz demiştim. Evet komedi filmi gibi son operasyonla anladım ki bizi aç bırakıp öldürmeye karar vermişler. En son yine devlete sığınayım dedim sosyal yardımlaşmaya gittim, benim üç çocuğum var, kalp ameliyatı oldum bedenen çalışmamda sıkıntım var dedim. Sağ olsunlar eve geldiler keşif için. Mobilyalara bakıp biz size yardım edemeyiz dediler. Artık gidebileceğim bir kapı, yapacağım bir şey yoktu. Geçimimi sağlayamıyordum. İnsanlar gıda yardımı yapıyordu, onları bile takip ediyorlardı, bir kısmını tutukladılar. Şu anda aileme emekli maaşlarıyla kayın validem ve babam destek oluyor. Biz çok zor durumda bıraktılar.” dedi.

‘ÇOCUKLARI, GENÇLERİ, OKULUMU ÇOK ÖZLEDİM’

Murat Aksoy, öğretmenliği aşk derecesine seven birisi olduğuna işaret ederek, “Çocukları, gençleri, arkadaşlarımı ve okulumu çok özledim. Bizim onlarla anlatılamayacak bir sevgi bağımız var. Maalesef bundan koparıldım en çok buna üzülüyorum. Kalemimi, tebeşirimi, önlüğümü, laboratuvarımı çok özledim. Öğrencilerle hasbihal etmeyi, onların hislerine tercüman olmayı, onlara bir şeyler öğretmeyi, dertlerini dinlemeyi, özledim” dedi.

‘BİR OKULUN YANINDA DURDUM, AĞLADIM’

Birkaç gün önce bir okulun bahçesinin yanından geçerken çok duygulandığını belirten Aksoy, “Çocukların cıvıltıları cennetle özdeşleşecek kadar duygu hissettirdi, gözlerim doldu, ağlamaya başladım. Eski günlerim aklıma geldi. Film şeridi gibi eski günler gözümün önünden aktı. Bunu yaşayacak neler yaptım? Hiçbir şey yapmamıştım. Reva görülen şeyi aklım almıyor. İnsanların öğretmenin, hocam dediği bir kişiye dünya görüşler uymadı diye birileri terörist dedi.” İfadelerini kullandı.

‘BİR ÖĞRETMEN NASIL TERÖRİST OLUR’

Bir öğretmenin asla terörist olmayacağını ifade eden Aksoy, “Bana fırsat verseler önlüğümü giyer kaldığım yerden devam ederim. Öyle kızarak, kin besleyerek değil, büyük bir sevgiyle öğretmenliğime devam ederim” diye konuştu.

Süreçte eski öğrencileriyle iletişiminin nasıl olduğu yönündeki bir soruya ise Aksoy, “Bu süreçte öğrencilerimden arayanlar oldu. Destek mesajlarını iletenler oldu. Ülkedeki korku ortamından etkilenenler oldu. Bunları normal karşılıyorum” dedi.

‘KENDİMİ OKUMAYA VE YAZMAYA VERDİM’

Kendisinin bu süreçte okumaya ve yazmaya yoğunlaştığını ifade eden Aksoy, şöyle devam etti:  “Edebiyatla ilgileniyorum, şiirle ilgileniyorum. 21 yıl öğrencilerime Fizik anlattım, şimdi ise yıllardır yazdığım ve sakladığım yazılarımı ve şiirlerimi açığa çıkardım. Bu eserleri ‘Tutsak Kelimeler’ isimli bir kitapta topladım. Özlemlerimi, beklentilerimi edebiyatla tatmin ediyorum. Kimseye kinim yok. Adalet mücadelem devam ediyor. Birileri benim terörist olduğumu iddia ediyor, ben de her defasında olmadığımı ispat etmeye çalışıyorum ve mahkemem devam ediyor. Olan aileme oldu parçaladılar…”