Nihal Olçok: Abdullah’ın vurulması yüzde 100 suikasttir, çünkü görgü tanığıydı

Nihal Olçok, 15 Temmuz 2016'da yitirdiği oğlu Abdullah'ın öldürülmesi için "Yüzde 100 suikasttir" dedi.

KRONOS 18 Şubat 2022 GÜNDEM

Gelecek Partisi Yönetim Kurulu üyesi Nihal Olçok, “15 Temmuz aydınlanana kadar ya beni öldürün, başka türlü kimse benim önümde duramaz.” diyerek oğlu Abdullah’ın vurulması için “Yüzde 100 suikasttir. Çünkü görgü tanığıydı.” ifadelerini kullandı.

Oğlunun öldürülmesine ilişkin Olçok, “Orada sniper var mıydı yok muydu, bunu bulabilirler… Görüntüler var, şahitler var. Ama bunların hepsi yok denildi. Yani Erol Beyin orada vurulması, onu, o gerçekten tartışılır. Ama benim tartışmadığım tek konu var, Abdullah’ın vurulması. Abdullah’ın vurulması yüzde 100 suikasttir. Neden? Görgü tanıklığı çünkü…” dedi.

15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminde hayatını kaybeden Erol Olçok’un eşi ve Abdullah Olçok’un annesi Nihal Olçok, HALK TV’de bazı değerlendirmelerde bulundu.

Olçok, “Abdullah’ın vurulması yüzde 100 suikasttir. 17 yaşındaki madde kullanmayan aklıselim lise son öğrencisi olan ders notları belli, ailesi belli bir çocuğun şahitliği hem Türkiye’de hem uluslarası hukukta değer görür. 17 yaşındaki bir çocuk 15 Temmuz’un tarihini değiştirebiliriz. O tarih değişmesin diye Abdullah’ı vurdular. Ben o izdüşümün takibindeyim, bunun için siyasete girdim. Türkiye 15 Temmuz’u yaşadı. Bu 15 Temmuz aydınlanana kadar ya beni öldürün, başka türlü kimse benim önümde duramaz. Anca ölürsem” şeklinde konuştu.

15 TEMMUZ SİSTEMİ NE GETİRDİ?

15 Temmuz’dan sonra oturdukları koltukların hakkını veremeyen insanların iş başına getirildiğini söyleyen Olçok, “15 Temmuz’un doğurduğu bir sistemdir şimdi üzerinde konuştuğumuz sistem. Bu konuda hemfikir miyiz? Bu sistem bize ne getirdi bugün? Bu sistem bize ahlaksızlığı getirdi, insan kayırmayı getirdi, yolsuzluğu getirdi, haksızlığı getirdi, adaletsizliği getirdi, fakirliği getirdi, işi ehline vermemeyi getirdi, bütün işlerde aynı zamanda da ‘Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla’ diye litaratüre bir cümle soktu. Tırnak içinde, yapılan her işin altına veya üstüne bu ibare yazıldı. Dolayısıyla her konuyu, her konu Tayyip Erdoğan’a ithaf edildi.” dedi.

‘251 ŞEHİT TEK ADAM REJİMİ İÇİN Mİ VERİLDİ?’

15 Temmuz’dan sonraki dönemi Susurluk’a benzeten ve devlet-mafya ilişkilerine dikkati çeken Nihal Olçok, şöyle konuştu:

“15 Temmuz’daki şehit kanlarının bereketiyle mi acaba bu kadar hızlı adapte olundu? Yani bütün bu sistem o kanların üzerine mi kuruldu? Biz, 251 şehidi, bu sistem daha hızlı aktive olsun diye mi verdik bütün bu şehitleri… Tek adam rejimi, tek adam sistemi, 15 Temmuz’un doğurduğu 251 şehitten sonraki en büyük ve tek hakikattir.”

‘TÜRKİYE DEMOKRASİ YETİMİ, ADALET YETİMİ…’

“Ne evladı öldürülen tek anneyim ben bugün dünyada ne de çocukları yetim kalan tek evlat benim evlatlarım” diyen Olçok, “Türkiye demokrasi yetimi, Türkiye adalet yetimi, Türkiye özgürlük yetimi, Türkiye hak ve hakkaniyet yetimi haline geldi” dedi.

Nihal Olçok Halk TV’de açıklamalarda bulundu.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram