Anadolu Efes üst üste 2. kez Eurolig şampiyonu

Anadolu Efes, Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da oynan THY Euroleague finalinde İspanyol devi Real Madrid’i devirerek üst üste ikinci kez şampiyon oldu ve bunu başaran üçüncü takım olarak adını tarihe yazdırdı.

REAL MADRİD, İLK ÜÇ PERİYODU ÖNDE TAMAMLADI AMA…

Zorlu finalin ilk üç periyodunu geride tamamlayan Anadolu Efes, işi son periyotta bitirdi. İspanyol devi Real Madrid, final maçının ilk periyodunu 15-14, ikinci peroyudunu 34-29, üçüncü periyodunu da 42-40 tamaladı. Heyecanın dorukta olduğu ve savunmanın ön plana çıktığı maçın son periyodunda ağırlığını koyan Anadolu Efes, sahadan 58-57 galip ayrılarak üst üste ikinci kez Eurolig şampiyonu oldu.

SEZONA KÖTÜ BAŞLAMIŞTI

Son şampiyon unvanıyla sezona başlayan, bütün rakiplerin hedef olarak gördüğü ve kadrolarını buna göre kurduğu Anadolu Efes, sezona kötü bir giriş yapmıştı. Şampiyon olan kadrosunu koruyan ve sadece Filip Petrusev takviyesi ile sezona başlayan Efes, bir türlü istediği sonuçları ve istikrarı yakalayamadı. Sezon içerisinde taraftarı ile birçok spor otoritesi nezdinde hayal kırıklığı yaratan lacivert-beyazlılar akıllara “Acaba play-off bile yapamayacak mı?” sorusunu getirdi.

Avrupa basketbolunda son 4 seneye ambargo koyan, kırılmadık rekor, yenilmedik rakip bırakmayan Anadolu Efes’te koç Ergin Ataman’ın aklına bile bu soru geldi. Öyle ki Ataman, bir röportajında “Tedirginlik yaşadık ama panik yapmadık’’ diyerek durumu özetledi. Sezon içerisinde alınan kötü sonuçların ardından toparlanma belirtileri gösteren Anadolu Efes’e, Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaş piyango gibi vurdu. THY EuroLeague yönetimi, yaşanan işgal sonrası Rus takımlarını ligden men etti ve Rus takımlarıyla oynanan bütün maçları oynanmamış kabul etti. Birçok spekülasyona yol açan bu karar bazı takımların işine yararken bazı takımlar da yara aldı.

RUS TAKIMLARINA KARŞI ALINAN 4 MAĞLUBİYET SİLİNDİ

Anadolu Efes’in play-off’lara kalmasını alınan bu karara bağlamak doğru olmaz. Çünkü, ortada ciddi bir idari yönetim başarısı varken sportif başarının yok sayılması hem Anadolu Efes’li sporculara, taraftarlara ve yönetimine haksızlık olur. EuroLeague’in aldığı karar öncesi play-off potasında yer alan ve form grafiğini yukarıya çeken Anadolu Efes’in karar sonrası Rus takımlarına karşı aldığı 4 mağlubiyetin silinmesi play-off yolunu biraz daha açtı.

TAM TAKIMDAŞLIK BİTTİ DERKEN DÖNEN SEZON

Bazen her şey istenildiği gibi gitmez. Anadolu Efes, bu durumu şampiyon olduğu sezonda dahi yaşadı. Öyle ki, geçtiğimiz sezon deplasmanda oynanan CSKA Moskova mücadelesi buna bir örnek. Efes’in Avrupa’daki en büyük rakipleri arasında yer alan CSKA Moskova, kendi evinde lacivert-beyazlıları 100-65’lik skorla mağlup etmişti. O maçın ardından yapılan toplantılar, oyuncular ve teknik ekip arasındaki diyaloglar sonrası Efes sezonu sürklase etmiş ve şampiyonluğa ulaşmıştı. Bu sezon yaşananlar ise takımdaki kriz ortamının daha da büyüdüğünü gösterdi. Tarihler 27 Ocak 2022’yi gösterdiğinde herkes ‘’Efes artık geri dönüyor’’ demenin hazırlıklarını yapıyordu. Bu tarihten 6 gün önce evinde Panathinaikos’u Adrien Moerman’ın son saniye üçlüğü ile mağlup eden Efes, arkasına taraftarının da itici gücünü almıştı.

27 Ocak’ta Zenit deplasmanına giden lacivert-beyazlılar, o kadar kötü bir performans ile rakibine kaybetti ki, maç sonu oyuncuların saha ortasında yaptığı takım ritüelinde eller bomboş kaldı. Takım kaptanı Bryant Dunston, saha ortasında elini uzatsa da diğer oyuncular bu ritüele eşlik etmedi. Takım sezon başından beri kötü bir performans gösteriyordu ve bu sefer sorunun takım içindeki arkadaşlığın bittiği endişelerini arttırdı. O maçın ardından bir kez daha Rusya deplasmanına giden lacivert-beyazlılar, ezeli rakibi CSKA Moskova’yı uzatmalarda 99-97’lik skorla mağlup etti ve form grafiğini yukarı çekmeyi başardı.

ATAMAN’DAN MESSINA’YA DOST KAZIĞI

Normal sezonu altıncı sırada tamamlayan Anadolu Efes, play-off’larda sezonu 3. sırada bitiren İtalyan temsilcisi Olimpia Milano ile eşleşti. Herkes, EuroLeague’in bu sezon ki en zor eşleşmesi olarak bu seriyi gösteriyordu. Ev sahibi avantajını Milano’ya veren Efes, deplasmanda aldığı tek galibiyet ile dezavantajı lehine çevirdi ve İstanbul’da rakibini 2 kez mağlup ederek seriyi 3-1 kazandı. Ve bunu Rodrigue Beaubois ve Krunoslav Simon yokken yaptı. Her röportajında Olimpia Milano’nun tecrübeli koçu Ettore Messina ile olan yakın ilişkilerine değinen Ergin Ataman, bu seride dostuna adeta kazık atarak adını bir kez daha final-four’a yazdırdı. 1999-2000 sezonunda Türk basketbolunu ilk defa Final Four’da temsil eden takım olan Lacivert-Beyazlılar, üst üste 3 toplamda ise 5. kez Final Four’a kaldı.

Anadolu Efes koçu Ergin Ataman, karşılaşma sonrasında Ettore Messina ile aralarında geçen ilginç diyaloğu da paylaştı. Ataman, Messina’nın maç sonunda kendisine, “Madem beni yendin, git bu kupayı bir kez daha al” dediğini söyledi.

YILDIZLAR DEVREYE GİRİNCE EFES BİR BAŞKA: LARKIN’DEN HERKESE DERS

Avrupa basketbolunda en iyi kısalara sahip olan takım Anadolu Efes’te yıldızlar Vasilije Micic ve Shane Larkin geç açıldı. Özellikle iki oyuncunun performansının üst düzey olduğu dönemlerde tutulması zor bir takım görüntüsüne giren Efes, bu sezon rakip takımlara bunu fazla gösteremedi. Ama büyük oyuncular, büyük maçlarda alacağı sorumluluğun her zaman farkındadır. Vasilije Micic ve Shane Larkin de durumun farkındaydı ve Milano serisinde bunu bir kez daha gösterdi. Sırp oyun kurucu Micic takımın skor yükünün omuzlarına alırken, Larkin de “skor üretmeden maç nasıl kazanılır” dersi verdi.

Anadolu Efes’in ABD’li yıldızı Shane Larkin

Herkesin hücum takımı olarak bildiği Anadolu Efes, bu seride diğer takımlara savunma nasıl yapılır gösterdi. Patlayıcı gücü üst düzeyde olan Larkin, seri boyunca yaptığı savunma ile “Ben atmadan da bu takıma liderlik ederim’’ dedi. Micic ise “Madem Larkin atmıyor, ben de bulduğum sayılarla takımıN hücumuna liderlik ederim’’ dedi. İki oyuncu arasında öyle bir diyalog var ki, kimse birbirinin rolünü çalmadı. Herkes yapması gereken görevi yerine getirdi. Lacivert-beyazlılar, seri boyunca bu iki oyuncunun yanına her maç üçüncü bir ismi katmayı başardı. Adrien Moerman, Elijah Bryant ve Tibor Pleiss, kendi anlarında üstlerine düşen görevi başarıyla tamamladı.

BARCELONA’DAN ALINACAK BİR RÖVANŞ VAR VE BUNA HERKES HAZIR

Anadolu Efes’in Olimpia Milano’yu mağlup ederek Final Four bileti aldığı maçın ardından lacivert beyazlıların başantrenörü Ergin Ataman basın toplantısında, Barcelona’ya adeta hodri meydan dedi. Tecrübeli koç, “Hatırlarsınız, Barcelona’da benim atıldığım ve çok sinirlendiğim bir maç var. Haksız yere atıldığımı düşündüğüm için yumruklarımı kaldırdığım bir maç o. Çok eleştiri aldım o maçtan sonra. Herkes ‘Böyle de yapılır mı? Böyle de yumruklar kaldırılır mı?’ falan dedi. Ama kimse o mesajı anlamadı. O mesaj, bugünler içindi. Şimdi Barcelona takımı bizi beklesin. Umarım finalde Barcelona ile karşılaşırız” dedi.

Anadolu Efes’in yarı finaldeki rakibi Olympiakos-Monaco serisinin galibi olacak. Koç Ergin Ataman, olası bir Olympiakos eşleşmesi için de ‘’Bizi son saniyede yenenler, şimdi bizden korkmaya başlasın. Şampiyonluk için artık son 2 maç kaldı’’ diyerek gövde gösterisi yaptı.

İDARİ BAŞARI = İSTİKRARLI SPORTİF BAŞARI

Uzun yıllardır Türk basketbolunun lokomotifi olan Anadolu Efes, sadece Türkiye değil Avrupa’da da en iyi yönetilen kulüplerin başında yer alıyor. Ekonomik olarak sağlam temellere sahip olan takım, idari anlamda yıllardır istikrarı sağlamış durumda. İdari başarının bu kadar sağlam olduğu bir yapıda istikrarlı bir sportif başarı sürpriz değil gerçekçidir.

Kulüp başkanı Tuncay Özilhan, üst üste gelen 3. Final-Four başarısı sonrası uçak firmalarına “Kaptan, Belgrad için rezervasyonlar tamamlansın” emrini verdi bile.