Kızılay bu defa yardım faaliyetleriyle gündemde değil. Gazete Duvarda Bahadır Özgür; ‘Kızılay vakası, en az Susurluk kazası kadar ciddi bir skandaldır. Görünen ip çekilebilirse, ardından 17 yılın karanlığı gelir…’ iddiasında.
Cumhurbaşkanı’nın deprem vergileriyle ilgili hesap verme konusunda, içinde ‘Zamanımız yok.’ ifadesi geçen konuşması çok gazetecinin gündeminde. Veysi Dündar da Ocak Medya’da ‘ Depremin olmasının değil hasarının engellenebileceği artık “bana göre sana göre” içermeyen bir realite iken, salhane önündeki bir kurban tevekkülü ile kader beklemek kabul edilemez. Bundan daha da kabul edilemez olan hesap vermeyen bir yönetime anlayış göstermektir.’ diyor.
Karar’da Akif Beki esprili bir şekilde Cumhurbaşkanı’na soru soran gazetecilerin tutumunu ele alyor; ‘Bu kabir sorgusu gibi ifritten suallerin kahraman sahiplerinin kimliği ne yazık ki soru-cevapta belirtilmiyor. Haksızlık değil mi? Muhakkak emekleri zayi olmuyordur. Marifet iltifata tabii; kıymetleri bilinmese, ödüllendirilmeseler bu performans yarışını sürdüremezlerdi. Kim olduklarını bilenler ya da bizzat kendileri isimlerini bahşetseler de, biz de ateş parçalarını açıktan kutlayabilsek.’.
Ahmet Battal da aynı esprili yaklaşımla TRT’ye odaklanıyor, Yeni Asya’daki yazısında; ‘TRT tarafsızdır. Devletten ve devlet partisi dışındaki partiden başka tarafı olamaz. Kurulsa bile diğer partiler arasında ayrım yapamaz, taraf tutamaz. Devlet partisi AKP’dir. AKP ise Adamın Kendi Partisi’dir.’.
Habertürk’te Serdar Turgut’un gündeminde, Trump’ın Netanyahu’yla birlikte duyurusunu yaptığı plan var; ‘Önceki gün ortaya ‘Yüzyılın Anlaşması’ diye çıkarılan metin bu ‘Neo-con Evanjelist’ işbirliğinin bir ültimatomudur. Bunu okumak görevi bu ‘Neo-con Evanjelist’ derin devletin elinde oyuncak olmuş olan Trump’a düştü.’.
Günün öne çıkan yorumları Kronos Podcast yorum seçkisinde…
https://soundcloud.com/user-436877268/300120-kp
