Kılıçdaroğlu: Üniversite kapısına kelepçe takmak sivil darbedir

Boğaziçi Üniversitesi’nin kapısına kelepçe takılmasını 'sivil darbenin sonucu' olarak gördüğünü söyleyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, "Darbe döneminin o kelepçeden daha güzel fotoğrafı olabilir mi? 20 Temmuz darbesinin fotoğrafı. Erdoğan, 'yoktur' diyecek ama onunla her yerde her ortamda tartışmaya hazırım" dedi.

KRONOS 05 Ocak 2021 GÜNDEM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Boğaziçi Üniversitesi’nin kapısına kelepçe takılmasını ‘sivil darbenin sonucu’ olarak gördüğünü belirtti.

“Türkiye, sivil darbenin içindedir. YÖK, 12 Eylül darbe hukukun sonucudur. Bugün devam ediyor. 12 Eylül darbecilerinin yasal düzenlemeleri hala yürürlükte. O dönem rektör nasıl atanıyorsa, bugün de aynı şekilde atanıyor” diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:

‘DARBE DÖNEMİNİN DAHA İYİ FOTOĞRAFI OLABİLİR Mİ?’ 

“İstediğini Erdoğan rektör atıyor, tek şartı var, partili olması lazım, Erdoğan’ı alkışlaması lazım. Görevi bu. Bu niteliklere sahipse rahatlıkla rektör atanabilir. Akademik özerklik çok önemli. Bilim üretilen yerlerde akademik özerklik vardır. Özgürce düşünülen yerlerde vardır. Akademisyenlerin bildiri yayımlaması sonucu o akademisyenler üniversiteden atılıyorsa, Türkiye’de bir darbe yaşandığını gösterir.


 

Bir üniversitenin bir bilimsel özerkliğinin, yönetsel ve mali özerkliğinin olması lazım. Bunlar varsa üniversite diyoruz, yoksa üniversite demek zor. Darbe döneminin o kelepçeden daha güzel fotoğrafı olabilir mi? 20 Temmuz darbesinin fotoğrafı. Erdoğan, yoktur diyecek ama onunla her yerde her ortamda tartışmaya hazırım. Tabi cesaret edebilirse.”

‘İŞSİZLİK GERÇEKTEN YAKIYOR’ 

Kılıçdaroğlu’nu bir diğer gündemi de ekonomik kriz ve işsizlik oldu. “İşsizlik gerçekten yakıyor. Torpili olan iş buluyor. Torpili olmayan isterse KPSS’den 95 alsın, 100 alsın eleniyor torpili olmadığı için” diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam eti:


 

’83 MİLYON VATANDAŞI BİR AVUÇ TEFECİYE TESLİM ETTİN’ 

“Devlet yönetiminde torpil olur mu? Devlet liyakat üzerine inşa edilmez mi? Liyakat, ahlak kavramını neden, hangi gerekçeyle unuttuk. Bütün bunlar 2021’de önümüzdeki sorunlar. 20’den 21’e sorunları devraldık. Artık yeter diyoruz, çözüm üretin. 18 yılda Türkiye Londra’daki bir avuç tefeciye hizmet eder hale geldi. Bu soruma Erdoğan asla girmiyor, yanıt vermiyor. Soruyorum, 18 yıldır ülkeyi yönetiyorsun. 19. yıla girdik. Nasıl olur da 83 milyon vatandaşı Londra’daki bir avuç tefeciye teslim ettin.


 

‘DÜNYANIN EN YÜKSEK FAİZİNİ ÖDÜYORUZ, NEDEN?’ 

Dünyanın en yüksek faizini ödüyoruz, neden? Almanya’ya bakın, negatif faizle borçlanıyor. Yani borç verenler, ayrıca para veriyorlar. Parayı işlettiği için. Biz de faiz ödüyoruz. Neden? Bütün bunların tartışılması lazım… Bütün bu işler halktan yana mı, halktan yana mı yoksa bir avuç tefeciden yana mı davranacak ülkeyi yönetenler? Halktan yana yönetseler işsizlik olmazdı, tefecilerin kucağına oturmazdı hükümet, kimse adalet sorunu var mı diye sormazdı. Sokaktaki çocuk bile adalet sorunu olduğunu biliyor.”

 

 

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram