KHK’lı öğretmen Ayşegül Karaosmanoğlu: 28 Şubat’ta engellendik ama dışlanmadık

5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü’nde konuşan KHK’lı öğretmen Ayşegül Karaosmanoğlu, “Bir gecede terörist ilan edildik. Ekonomiyi değil eğitimi konuşmalıyız, bir nesli kaybettik” şeklinde konuşuyor. 28 Şubat’ta başörtüsü nedeniyle mağdur olan Ayşegül öğretmen, bugün yaşananları 28 Şubat’ın çok üstünde gördüğünü belirterek, “Bu dönemin zulmü 80 darbesi gibi” diyor.

TUBA DEMİR 05 Ekim 2020 GÜNDEM

Ayşegül Karaosmanoğlu'nun 28 Şubat'ta görevi engellendi, 15 Temmuz'dan sonra KHK ile ihraç edildi.

15 Temmuz’un hemen ardından ilan edilen KHK’lar ile ihraç edilen edebiyat öğretmeni Ayşegül Karaosmanoğlu aynı zamanda 28 Şubat mağdurlarından biri. 28 Şubat döneminde, irtica ile mücadele planı kapsamında başörtüsü nedeniyle mağdur edilen Ayşegül öğretmen, KHK’lılara çok ağır bir bedel ödetildiğini ifade etti. 28 Şubat’ta böyle şeyler yaşamadıklarını kaydeden Karaosmanoğlu, “Her iki dönemi düşündüğümde kıyaslama bile yapamıyorum, çünkü birbirinden çok farklı” diyor. “15 Temmuz sonrası uygulamalar bir soykırımdır” diyen Ayşegül öğretmen, her iki dönemde de yaşadıklarını anlattı.

Kronos, ‘5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü’nde Türkiye’de eğitimi, Türkiye’de öğretmen olmayı, öğretmenliğin zorluklarını KHK’lı öğretmen Ayşegül Karaosmanoğlu ile konuştu.

“BU DÖNEMİN ZULMÜ 80 DARBESİ GİBİ”

28 Şubat döneminde iki yıllık öğretmen olan Ayşegül Karaosmanoğlu her iki dönemi karşılaştırdığında, bu dönemin ‘80 darbesi gibi’ olduğunu ifade ediyor. Ayşegül öğretmen, postmodern darbe olarak nitelendirilen 28 Şubat’ı ve 15 Temmuz sonrası yaşadıklarını, “28 Şubat, belirli bir kesime uygulanan sınırlı bir zulümdü. Bizlerden başörtümüzü açmamızı istiyorlardı. Başörtüsünü açınca işimize devam edebiliyorduk. Ancak ben başörtümü açmadım ve istifa ettim. Altı yıl sonra işime döndüm. Bugün yine mağdur edildik, bu sefer bizim gibi düşündüğünü sandığımız insanlar tarafından zulme uğradık. 28 Şubat’ta bize bir seçim hakkı verilmişti. Başörtümüzü açarız ya da açmayız. Bu bize bağlı idi. Bugün bize bir seçim hakkı verilmedi. Bir gecede on binlerce insan terörist ilan edildi. Bu dönemin zulmü, herkesi saran bir zulüm” sözleriyle anlatıyor.

Ayşegül Karaosmanoğlu, çevresine “Emekliyim” diyor, kuru temizleme işi yapıyor.

“MERVE SAFA KAVAKÇI BİZİ HİÇ KONUŞMADI”

Yaşananlara bir türlü anlam veremeyen Ayşegül öğretmen, ilk yıl sürekli bir depresyon hali içinde olduğunu ve bunu atlatabilmek için kuru temizlemecilik yapan eşinin yanında çalışmaya başladığını söylüyor. Dünün mağdurlarının bugünün mağruru olduğuna dikkat çeken Ayşegül öğretmen, “Merve Safa Kavakçı bir kez bile bu durumla ilgili konuşmadı diyor ve ekliyor: “28 Şubat’ta mağdur edildiğinde Nazlı Ilıcak’ın onu savunmasını hepimiz alkışladık ama bugün bize yaşatılanlarla ilgili tek kelime etmedi. Benim solcu arkadaşlarım ben ihraç edildikten sonra geçmiş olsuna gelirken, 28 Şubat’ta mağdur edilen ve AKP cenahında yer alan arkadaşlarım bugün bana geçmiş olsun bile demediler.”

“KHK’LI OLDUĞUMU AÇIKLAYAMIYORUM”

İhraç edildikten sonra bir süre KHK’lı olduğunu çevresinden gizliyor Ayşegül öğretmen. İlk iki yıl ispiyonlama ve iftira olaylarının çok yaygın olduğunu, bu nedenle kimliğini gizlemek zorunda kaldığını ifade ediyor. “Psikolojik olarak da çok yıpranmıştım, çevreme bu durumu açıklamayı göze alamadım” diyen Karaosmanoğlu, “Yan komşum beni emekli biliyor. KHK’lı olduğumu açıklayamadım. Fanatik AKP’lilerin yanında hala kimliğimi açıklayamıyorum. 28 Şubat’ta çevremiz bizi böyle dışlamadı. Solcu arkadaşlarım bile bize destek verdi. Bugün sosyal lince maruz kalıyoruz. İnsanlara derdimizi anlatamıyoruz. Hadi diyelim göze aldık, anlatmaya başladık, 7/24 havuz medyası kanallarının algısına maruz kalan insanlarla konuşmak neredeyse imkansız. Siz daha bir şey izah edemeden 6 ay içeride yatıyorsunuz. Kime neyi anlatalım” şeklinde konuşuyor.

“AKP’Lİ Mİ, ‘FETÖ’CÜ MÜ?”

Başörtüsünün siyasete alet edilmesinden rahatsızlık duyan Ayşegül öğretmen, bugün yaşananların ‘siyasal İslam’ın bir sonucu olduğuna dikkat çekiyor. Ayşegül öğretmen, “Dün türbanlı olarak ötekileştirilen bizler, bugünün başörtülüleri olarak yine ötekileştirilmiş bulunuyoruz. Dün bir grup, başörtüsünü siyasal simge olarak görüyordu ve türban olarak nitelendiriyordu, bir grup ise ısrarla başörtüsü diyordu. Bugün gelinen nokta içler acısı. 28 Şubat döneminde türbana karşı başörtüsünü savunanlar bugün bize zulmediyorlar. Ben benim başörtüm, benim inancım üzerinden kimsenin siyaset yapmasını istemiyorum. Bugün bize zulmedenler dini her fırsatta kullandı. Toplumu öyle bir hale getirdiler ki büyük kutuplaşmalar yaşandı. Geçen gün görümcem şöyle bir şey dedi; “Başörtülüleri ikiye böldünüz. Önceden herkes bizden diye düşünüyordum ama bugün bir başörtülü görünce acaba AKP’li yoksa ‘FETÖ’cü mü diye düşünür oldum” değerlendirmesinde bulunuyor.

Ayşegül Karaosmanoğlu

“İNSANLARIN DÜNYASI ALT ÜST OLDU”

Karaosmanoğlu, “Zulüm, muhafazakar olarak bildiğimiz kesimden gelince insanlarda gerçekten büyük sarsıntılar oldu. Namaz kılıp da namazı bırakanlar, alkole başlayanlar, intihar edenler, başını açanlar… İnsanların dünyası alt üst oldu” diyor.

“ESKİSİ GİBİ FEDAKÂRCA ÖĞRETMENLİK YAPAMAM”

“Bugün işe iade edilirseniz tekrar öğretmenlik yapar mısınız?” sorusuna Ayşegül Karaosmanoğlu, gözleri dolarak şöyle cevap veriyor: “Biz çok fedakar öğretmenlerdik. Bazı öğretmenler ders bitince ya da teneffüste keyfine bakarken biz boş zamanlarımızı bile öğrencilerimize ayırıyorduk. Onları dinliyor, onların sorunlarıyla ilgileniyorduk. Müfredatı işleyeyim gideyim havasında olmadık hiçbir zaman. Şimdi işe iade edilirsem eskisi gibi öğretmenlik yapmam, yapamam. İçimdeki o sevgi öldü. Çünkü biz milletini çok seven öğretmenlerdik, bu kadar fedakarlığa rağmen bir gecede terörist ilan edildik. Bu bana çok ağır geliyor, atlatamıyorum. Hala bazı öğrencilerimle ve velileriyle görüşüyorum, ama bugün işe iade edilirsem eskisi gibi fedakar olamam. Emeklerimiz, yıllarımız boşa gitmiş. Bizim fedakarlığımızın karşılığı bu olmamalıydı.”

“HERKES EKONOMİYİ KONUŞUYOR OYSA EĞİTİMİ KONUŞMALIYIZ”

Ayşegül Karaosmanoğlu, herkesin ekonomiyi konuştuğu bugünlerde eğitime işaret ediyor ve “Asıl konuşulması gerek bu” diyor: “Bugün bakıyorum herkes ekonomiyi konuşuyor. Oysa eğitimi konuşmamız lazım. Eğitimin geldiği durum içler acısı. Bir nesli kaybediyoruz, farkında mısınız? Ekonomi, doğru adımlar atılırsa kısa süre içerisinde düzelir ama eğitimi kısa sürede düzeltmezsiniz. Eğitimde en az 50 yıl geriye gittik. Bunu düzeltmek çok zor. Bir nesil bu şekilde yetişiyor. Türkiye’nin geleceğini düşünebiliyor musunuz? Biz bir gül bahçesi yaptık ama öküzün biri geldi her şeyi dağıttı gibi bir şey oldu.”

“BİZİM BİRAZ SARSILMAMIZ GEREKİYORDU”

Yaşananların, kimseyi inancıyla değerlendirmemek gerektiğini hatırlattığını kaydeden Ayşegül öğretmen, “Bugün yaşananlar bize gösterdi ki kimseyi inancına göre değerlendirmemek gerekiyormuş. Arkadaşlarımı seçerken bir ayrım yapmadım ama oy verirken sırf bizim gibi düşünüyor diyerek muhafazakar kişilere oy veriyordum. Bugün bize yaşatılan zulüm, muhafazakar camiada evrilmeye vesile oldu. Din kardeşi diye adlandırdığımız insanlardan darbe yedik. Doğal olarak artık insanları inancına göre değerlendirmiyorum. Bizim böyle olmamızda sol cenahın da etkisi var. CHP’nin bize karşı tutumu bizi hep diğer tarafa itti. Kısaca bir taraf itti, diğeri tüy dikti” ifadelerini kullanıyor.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com