‘Kapakların efendisi’ Aslan Şükür’e veda

Çizgi roman kahramanlarına hayat veren ve canlandırdığı kapaklarla geleceğe taşıyan usta ressam Aslan Şükür 77 yaşında hayatını kaybetti. Şükür; Kızılmaske, Zagor, Mister No ve Mandrake'den Uzay Yolu'na kadar bir çok kapak çizmişti.

MEHMET ARDA DURU 12 Nisan 2022 KÜLTÜR

Kızıl Maske, Zagor, Mister No ve Mandrake gibi çizgi roman kahramanlarına hayat veren ve çizdiği kapaklarla geleceğe taşıyan usta ressam Aslan Şükür 77 yaşında hayatını kaybetti. Sanatçı Öznur Kalender Şükür’ün vefatını; Aslan Şükür ağabeyimiz büyük ressamdı, büyük insandı, büyük dosttu… Bir sanatçı ölünce bir kainat ölür…” sözleriyle duyurdu.

Çizgi roman dünyasının ilk özel kostümlü kahramanı Fantom’un mor kıyafetini kırmızıya çeviren ve adını ‘Kızıl Maske’ olarak değiştiren Aslan Şükür, son yıllarda 25 yıl boyunca hayat verdiği çizgi roman kapaklarını koleksiyonerler için için çiziyordu.

Kızıl Maske

MOR KOSTÜMLÜ FANTOM NASIL KISIL MASKE OLDU?

Vefatından önce DHA’ya verdiği söyleşide Şükür, o günleri şöyle anlatmıştı:

“Tay yayınlarının sahibi Sezen Yalçıner, Amerikalılar ile Fantom konusunda anlaşma imzaladı. ‘Aslan Fantom yapacağız, ne yapalım?’ dedi. Ben de Fantom’u küçükken gazetelerde okurdum. O zamanlar bant olarak yayınlanırdı. Kitap gelince baktık, Amerika’da mor renk üzerine çalışmışlardı. Ben de kahramana mor rengin yakışmayacağını düşünüyordum. ‘Mor renk kahramana yakışmaz. Renk olarak göstermiyor. Türkiye’de 1971 yılı. Mor renk delikanlıyı bozar. Bence Kırmızı yapalım’ dedim. Daha sonra hem mor renk hem kırmızı renk yaptım. Mor renk pek göstermedi kendini. Kırmızı yaptım, adeleler falan, parlak kırmızı olunca kapak patladı. Kırmızı yaptık ve ‘Kızıl Maske olsun adı’ dedim. Kızıl Maske’nin kırmızı hali ve isim babası benim diyebilirim.

ASLAN ŞÜKÜR KİMDİR, MESLEĞE NASIL BAŞLADI?

1945 yılında Samsun’un Bafra ilçesinde doğan Aslan Şükür, çizerlik kariyerin 1960’lı yıllarda Akşam Gazetesi ve Hayat Dergisi’ne karikatürler çizerek başladı.

Ömer Seyfettin, Falaka

O dönemler Nebioğlu Yayınevi ile de bağlantılar kuran Şükür daha sonrasında Yücel Köksal sayesinde Tay Yayınları ile tanıştı. Tay Yayınları’nın sahibi Sezen Yalçıner’in de sanatçının o dönemki çizimlerini beğenmesi ile Aslan Şükür, Tom Braks ve Zagor kapaklarıyla yayınevinde işe başladı.

Çanakkale Savaşı

‘ALTIN FIRÇALI ADAM’

Şükür, 1971 yılında girdiği Tay Yayınları’nda, yayınevi kapanana dek kapak çizimleri hazırladı. Aynı dönem içinde başka yayınevlerine de çalışan ressam, Nil Yayınları, Altın Kitaplar, İnkılap ve Aka ve Öğün gibi birçok yayınevine yüzlerce kapak tasarladı. Türkiye Çocuk dergisi ile yurt dışındaki bazı yayınevleri için de kapak çizimleri yaptı.

James Bond 007

Aslan Şükür’ün Çizgileriyle Kahramanlar ve Kapaklar adıyla Şükür’ün çizimlerinin yer aldığı bir koleksiyon kitabı çıktı. 2018 yılında ise yönetmenliğini Fatih Yürür ve yapımcılığını Hakan Tunga Kalkan’ın yaptığı Altın Fırçalı Adam adlı bir belgesel de bulunuyor.

ÇOCUKLUĞUNDA OKUDUĞU ÇİZGİ KAHRAMANLARININ ÇİZERİ OLDU

Küçükken çizgi roman okumaya çok meraklı olduğunu ifade eden Şükür, ”Tommiks Teksas ile başladım okumaya. Kalkar aç karnına onları okurdum. O zamanlar resim merakım vardı. Annemin yemek kitaplarına at, kovboy, silah ve kılıç çizerdim. Küçükken çizgi roman okurken kapaklara bakardık. ‘Ne güzel çizilmiş’ derdik. Bir gün benim de onları çizeceğim hiç aklıma gelmezdi. 25 senelik çizgi roman çizerliği hayatımda gençler benim kapaklarımla büyüdü. Söyleşilere gelenler, ‘Abi seninle büyüdük. Sen bizim gençliğimizi renklendiren ressamsın’ diyorlar. Bu hayatta elde edebileceğim en büyük mutluluklardan” diye konuşmuştu.

Mandrake

2 BİN KAPAK, 8 BİN İLLÜSTRASYON

Söyleşide boya ve fırça ile dostluğunun 55 yılı bulduğunu kaydeden Şükür, “Tombraks, Zagor, Kızıl Maske, Mandrake, Mister No, Bonanza, Jeriko, Yüzbaşı Volkan, Karaoğlan gibi çizgi roman kapakları çizdim. ” diyerek, “Şimdiye dek 2 bin çizgi roman kapağı, 8 bin de okul kitabı ve dünya klasikleri gibi orijinal çalışmam var. 1971 yılında başladım ve 90’lara kadar çizgi romanlarla 2,3 nesil büyüttüm. O zaman çizgi romanlar çok satıyordu. 1972’de fasikül olarak 45 bin Tombraks, 45 bin Zagor satardı. Mister No çıktığı zaman tirajlar 75 bine vururdu. Bizim zamanımızda dijital yoktu ve hep elle çalışıyorduk. Devir değiştikçe dijitale geçiş oldu fakat o tadı bulamıyordum ben. İlla elle yapmam lazım. Elle çizdiğim için kolleksiyonerler tercih ediyor. İstedikleri çizgi romanın kapağını onlar için çiziyorum. Hala dijitale geçmedim çünkü boyayı göreceğim üzerinde. Boya kokularını alacağım, o rengin içerisinde olacağım. Van Gogh ‘Ayçiçekleri’ eserini dijitalde yapsaydı müzeler böylesine dolar mıydı?” demişti.

Ten Ten

E.T.’Yİ DE ÇİZDİ UZAY YOLU’NU DA…

‘Kapakların efendisi’ diye bilinen Aslan Şükür çizgi roman kapak ressamlığı sürecininin uzun yıllara yayıldığını da Sabah’a verdiği başka bir söyleşide şöyle anlatmıştı:

“1971’de başladı yaklaşık olarak 25 yıl kadar sürdü. Mahalle bakkallarından yazlık bölgelere kadar her yerde bulunabiliyordu çizgi romanlar, 1980’lerin sonuna kadar sürdü. Ben Mister No kapakları yapıyordum, serinin orijinal çizeri Gallieno Ferri de birkaç kapağı çok beğenmiş ve alıp kendisi çizmiş. Böyle şeyler olabiliyordu. Evet kapaklar çok canlıydı, benim istediğim de buydu. Ben alışkın olduğumuz belli kuralları yıkıyordum. Kovboy çiziyordum bir tarafı yeşil bir tarafı başka renkliydi. O dönemde sinemalarda ET, Star Wars ve Uzay Yolu vardı. Ben de filmlerden adapte yapıyordum bu da okuyucuya cazip geliyordu. Çizgi kahramanı güncel bir sinema kahramanıyla bir araya getiriyordum kapakta. Okuyucu da vizyonda gördüğü filmi kapakta görünce şaşırdı. Ana karakterleri değil ben yan karakterleri de kapağa taşıyordum, film karesi gibi oluyordu ve istediğim de buydu, albeniyi sağlamak. İşlemeyi de rengarenk yapınca öyle de oldu. O dönemde her şey siyah-beyazdı. Sonradan renklileri çıktı ama biz siyah-beyaz çizgi romana da alışmışız. Renkli çizgi romana baktım fakat insanın gözlerini yoruyor, ben de alışamadım. Bir de saman kağıdının kokusu da sinerdi insana.

Zagor

ZAGOR, IRKÇILIĞA KARŞI DURMAYI ÖĞRETTİ

90’larda ve 2000’lerde herkes kendini düşünmeye başladı. Fakat çizgi romanlarda biraz da insan yönleriyle, her şeyleriyle başkaları için bir şeyler yapan kahramanlar var. Biz bu ruhu 90’larda ve 2000’lerde kaybettik sanırım ama son dönemlerde de bunun önemini görüyoruz. Ben de her zaman bunu diyorum. Delikanlılığın kitabını yazmışız. Büyüklere sorduğumuz zaman çizgi romanlar hakkında vurdulu kırdılı olduklarını düşünüyorlar. Ama işin özü böyle değil. Zagor’u okuduğumuzda kahramanın ırkçılığa karşı geldiğini görebiliyoruz. Bu hepsinde böyledir. her zaman kötülere karşı olma durumu vardı çizgi romanlarda. Dürüstlük ve kahramanlık insanın genine işliyor.”

Altın Fırçalı Adam: Bir Aslan Şükür Belgeseli

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com