İHD: PKK’nın elindeki askerlerin aileleriyle sadece HDP ve CHP görüştü

İHD, Gara operasyonunda hayatını kaybeden 13 kişinin serbest bırakılması için defalarca çağrıda bulunduklarını ve getirmek için inisiyatif aldıklarında ise devletin engeliyle karşılaştıklarını kaydetti. İHD, olayın araştırılması için bağımsız soruşturma talep etti.

KRONOS 15 Şubat 2021 GÜNDEM

TSK’nın Gara operasyonunda asker, polis ve MİT mensubu 13 kişinin yaşamını yitirmesiyle ilgili açıklama yapan İnsan Hakları Derneği (İHD), alıkonulan kişilerin serbest bırakılması için defalarca çağrıda bulundukları, Meclis’te grubu bulunan partilerle görüştüklerini ve ailelerle defalarca başvuruda bulunduklarını ancak herhangi bir sonuç alamadıklarını duyurdu.

13 kişinin öldürülmesini ‘katliam’ olarak niteleyen İHD, “Bu kişileri sağ salim kurtaramadığımız için de çok üzgün olduğumuzu belirtmek isteriz. Bu kişilerin yaşamını yitirmesine sebep olanları kınadığımızı ve yargı önünde hesap vermesi gerektiğini belirtiriz” açıklamasında bulundu. Açıklamada 2015 yılında PKK’nın alıkoyduğu 20 gümrük memurunun İHD tarafından 8 Eylül 2020’de Irak Federe Kürdistan Bölgesinde teslim alınarak Türkiye’ye getirildikleri de hatırlatıldı.

“SEDAT VARDAR’IN AKIBETİ BELLİ DEĞİL”

İHD’nin açıklaması şöyle:

“Alıkonulanlardan Sedat Vardar ve Ferdi Polat’ın akıbeti konusundaki belirsizlik ise sürmüş, Ferdi Polat’ın alıkonduktan hemen sonra yaşamını yitirdiği yetkililer tarafından aradan geçen 2 yıl sonra ailesine bildirilmiştir. Sedat Vardar’ın akıbeti ise hala belli değildir. Alıkonulan kişilerin aileleri ve yakınları ile İHD Genel Merkezi, diğer insan hakları örgütleri ve İHD şubeleri tarafından çok sayıda açıklamalar yapılmıştır. Resmi internet sitemizde ve çeşitli basın kuruluşlarının internet sayfalarında açıklamalarımız yer almaktadır.”

“CUMHURBAŞKANI, BAŞBAKAN VE İÇİŞLERİ BAKANI GÖRÜŞME TALEPLERİNE CEVAP VERMEDİ”

“Aileler ile birlikte basın toplantıları dışında TBMM nezdinde siyasi partilerin grup başkan vekillikleri ve çeşitli devlet görevlileri ile görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, aileler bizzat bakanlar, başbakan ve cumhurbaşkanı ile görüşerek sorunun çözümünü dile getirmişlerdir. İHD ve diğer insan hakları örgütleri ile birlikte Cumhurbaşkanı, Başbakan ve İçişleri Bakanı ile görüşme taleplerimize olumlu veya olumsuz cevap verilmemiştir.”

ALIKONULAN ASKERLE İKİ KEZ GÖRÜNTÜLÜ MESAJ YAYINLADI

“Alıkonulan asker ve polislerden Vedat Kaya, Sedat Yabalak, Hüseyin Sarı, Semih Özbay, Müslim Altuntaş ve Adil Kavaklı’nın sesli ve görüntülü mesajları ilk olarak 4 Ocak 2016 günü yayınlanmıştır. İHD’nin çağrısı üzerine ikinci kez sesli ve görüntülü mesaj 8 Temmuz 2016 günü yayınlanmıştır. Ancak, bu sefer sadece Süleyman Sungur, Müslim Altuntaş ve Adil Kavaklı’nın mesajları verilmiştir.”

ALIKONULANLAR İÇİN MECLİS’E GİDEN İHD SADECE HDP’YLE GÖRÜŞEBİLDİ

“23 Aralık 2016 günü TBMM’de grubu bulunan siyasi parti temsilcileri ile İHD ve aileler görüşmeler gerçekleştirmiştir. Bu görüşmelerde İHD, inisiyatif alarak bu kişileri teslim alabileceğini belirtmiştir. Bu görüşmelerde sadece HDP ile görüşme basın önünde gerçekleşmiştir. Siyasi iktidarın duyarsızlığı nedeni ile bu girişim başarısız olmuştur.”

2017’DE CHP GENEL BAŞKANI KEMAL KILIÇDAROĞLU İLE GÖRÜŞÜLDÜ

“22 Haziran 2017 tarihinde alıkonulan asker ve polis aileleri ile birlikte İHD Diyarbakır Şubesi’nde ortak açıklama ve çağrı yapılmıştır. 29 Eylül 2017 tarihinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşme gerçekleştirilmiştir. Bu görüşmeye İHD heyeti ile birlikte aileler de katılmıştır. 2 Ekim 2017 tarihinde CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, aileler ve İHD Genel Başkanı TBMM’de bu konuda açıklama ve çağrı yapmıştır.”

“9 KİŞİ İHD’YE MEKTUP GÖNDERDİ”

“7 Haziran 2018 günü alıkonulan 8 asker ve polisin görüntülü mesajları yayınlanmıştır. 14 Haziran 2018 günü İHD Diyarbakır Şubesi’nde aileler ile birlikte İHD Genel Başkanı bir kez daha serbest bırakılmaları için çağrı yapmıştır. Seçim sürecinde siyasi partilerin bu soruna duyarsız kalmaları nedeni ile bu sefer de girişimler başarılı olamamıştır. Alıkonan asker ve polislerden çoğunun (9 kişi) yazdıkları mektuplar Nisan 2019 tarihinde derneğimize ulaştırılmış, bu mektuplar ailelerine ulaştırılmış, aileler ile birlikte 29 Mayıs 2019 günü İHD Genel merkezinde yeniden serbest bırakılmaları için çağrı yapılmıştır.”

“GİRİŞİMLERDE BULUNDUK AMA ‘TERÖR ÖRGÜTÜ MUHATAP ALINMAZ’ DENİLEREK REDDEDİLDİ”

“Son çağrıdan sonra bazı girişimler gerçekleştirilmiştir. Ancak bu girişimler sert güvenlik politikaları (Terör örgütü muhatap alınmaz gibi) ve devam eden kesintisiz askeri operasyonlar nedeni ile istenen amaca ulaşamamış, bu konudaki tüm girişimlerimiz başarısız olmuştur. Tüm bu süreçte iktidar yanlısı medyanın duyarsızlığının devam ettiğini ve güçlü bir kamuoyu oluşturmada önümüzde engel teşkil ettiğini özellikle belirtmek isteriz.”

“DEVLET SAVAŞIN TARAFI OLMAYAN KİŞİLERİ TEHLİKEYE ATAMAZ”

Silahlı çatışmanın tarafları çatışmanın tarafı olmayanlara (hors de combat) yönelik herhangi bir saldırı gerçekleştiremez. Söz konusu olayda hayatını kaybeden 13 kişinin çatışmaya taraf olmadığı açıktır. Bu tür eylemler sadece insancıl hukuku ihlal etmez aynı zamanda savaş suçu niteliği taşırlar. Bu nedenle, doğrudan çatışma dışı kişilerin hedef alınıp alınmadığı bu gibi vakalarda kritik önem taşımaktadır. Öte yandan sadece devletleri bağlayan insan hakları hukuku da devletlere yapacakları operasyonlarda bazı sorumluluklar yükler. İnsan hakları hukuku uyarınca devletlerin çatışmanın tarafı olmayan kişileri tehlikeye düşürecek operasyonlardan kaçınması, bu kişilerin yaşam hakkının güvence altına alınması için gerekli önlemleri alması yükümlülüğü vardır.”

“ETKİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMELİ”

“Bu hususlar, etkili bir soruşturma yürütülmeksizin açığa çıkarılamaz. Her iki hukuk alanı da ihlal gerçekleştikten sonra sorumluların ortaya çıkarılması için tarafsız ve bağımsız organlar eliyle, soruşturmayı sekteye uğratmadığı sürece başta mağdur yakınları olmak üzere kamuoyunun hakikati bilme hakkına saygı gösterilerek etkili bir soruşturma yürütülmesini gerektirmektedir. İHD bu yükümlülüğün sadece ölen kişilerin yakınlarına karşı bir sorumluluk olmadığını aynı zamanda benzer hak ihlallerinin tekrar etmemesi için de zorunlu bir yol olduğunu hatırlatmayı zorunlu görmektedir.”

PKK’YA ÇAĞRI: SORUMLULUĞU AÇIK, ALKOYDUĞU BAŞKA KİŞİLER VARSA SERBEST BIRAKMALI”

“PKK, insancıl hukuk kuralları gereği alıkoyduğu kişilerin hayatından sorumludur. Bu olaydaki sorumluluğu açıktır. Halen elinde alıkoyduğu kişiler var ise bu kişileri bir an önce serbest bırakmaya davet ediyoruz.”

“TBMM’DE KOMİSYON KURULMALI”

“Devlet/Hükümet yetkililerine sesleniyoruz. Genelkurmayın alıkonan kişilerin bulunduğu yere oldukça riskli askeri operasyon yapmasının muhtemel sonuçlarından da sorumlu tutulacağı açıktır. Hükümetin bu konuda adım atarak idari soruşturma konusu yapması gerekmektedir. Yaşamını yitiren alıkonan kişiler ile ilgili etkili soruşturma için yetkili Başsavcılığın çalışmalarının kolaylaştırılması gerekmektedir. Askeri operasyon ile ilgili eldeki tüm bilgi ve belgelerin yetkili Başsavcılık ile paylaşılması gerekmektedir.


 

Adli tıp kurumunun yapacağı otopsi ve benzeri çalışmalarda yaşamını yitirenlerin ölüm sebebini ve ölüm anını uluslararası standartlara uygun olarak ve denetime açık bir şekilde yapması gerekir. Adaletin yerini bulması açısından tüm gerçekliğin açığı çıkmasının zorunlu olduğunu, bu tip ağır yaşam hakkı ihlallerinde yukarıda belirttiğimiz gibi tarafsız ve bağımsız organlar eliyle soruşturma yürütülmesinin gerekli olduğunu belirtmek isteriz. Olayın önemi dikkate alınarak, TBMM’nin bu olayı araştırma komisyonu kurarak araştırması ve olayı açıklığa kavuşturması gerekmektedir.”

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram