Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) Halkbank aleyhine açılan kara para davasında kritik bir eşiğe gelindi. Hükûmet son dakikada keskin bir dönüş yaptı.
Denizbank ile İş Bankası’nın akabinde kamu bankaları (Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank) da Rusya’nın yerel ödeme sistemi Mir kart işlemlerini askıya aldı.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Başka seçeneklerimiz de var.” çıkışı Mir kartta geri adım atılmayacak” şeklinde yorumlanmıştı. Ancak 27 Eylül Salı akşamı üç kamu bankası Mir kart ödem sisteminden çıkma kararı aldı.
Dünyanın önde gelen veri ve haber ajansı Bloomberg’e göre, söz konusu karar ile Amerika Birleşik Devletleri’nde devam eden Halkbank Davası arasında irtibat var.
ANAYASA MAHKEMESİ’NİN KRİTİK KARARI
İddiaya göre, hükûmet davada Halkbank aleyhine bir karar çıkmasından endişe ettiği için Mir ödeme sisteminden çıktı. Bloomberg iddiayı “bir yetkili” açıklaması olarak okuyucularına sundu.
ABD Anayasa Mahkemesi, Halkbank’ın yargılanıp yargılanmayacağına dair kararını 29 Eylül Perşembe günü açıklaması bekleniyor.
Bu haberler de ilginizi çekebilir:
Yüksek Mahkeme’ye müracaat eden Halkbank avukatları, New York Güney Bölge Mahkemesi’nin Bağımsız Yabancı Devlet Dokunulmazlığı Kanunu’nu ihlal ettiğini ve Halkbank’ın ABD’de yargılanamayacağını iddia etmişti.
Dava dosyasında Halkbank, “İran’a dönük müeyyideleri ihlal etmek ve kara para aklamak” ile itham ediliyor. Anayasa Mahkemesi’nin avukatların talebini reddetmesi hâlinde dava kaldığı yerden devam edecek.
REZA ZARRAB AMERİKA’DA İTİRAFÇI OLDU
Davanın ilk dosyasında Reza Zarrab (Rıza Sarraf) itirafçı olmuş ve Halkbank’ın eski genel müdür yardımcısı Mehmet Hakan Atilla 32 ay hapse mahkûm edilmişti. Atilla 28 ay hapis yatmasının akabinde 2019 yılı temmuz ayında tahliye edilmişti.
Tahliyeden birkaç ay sonra Erdoğan, Atilla’yı Borsa İstanbul (BİST) genel müdürlüğüne tayin etmişti. Atilla, BİST genel müdürlüğünden 2021 yılı mart ayında istifa etti.
Zarrab, Türkiye’de 17/25 Aralık 2013 yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarında tutuklanmış, ancak savcıların değiştirilmesinin akabinde 2014 yılı şubat ayında tahliye edilmişti.
