Beki’den ‘istibdad rejimi’ iması: MİT’in güç gösterisi kafa karıştırabilir

'Akif’in sokak komşusu bir gariban, ‘muhalif’ diye saraya jurnallenmiştir. Abdülhamid, kardeşi Reşat Efendi’nin kendisini devireceğinden korkmaktadır. Ve komşu, onun kilercisine selam göndermiştir. Suçu, kilercinin uzaktan akrabası olmaktır. Yaka paça sürüklenerek götürülüşünü izlerken utancından ağlar.' 

KRONOS 28 Temmuz 2020 GÜNDEM

Karar yazarı Akif beki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, MİT İstanbul Başkanlığının Maslak’taki yeni merkezi hizmete açılışında Sultan 2. Abdülhamid’in baskı yönetiminin kaynağı olan istihbarat ağını övmesini ‘Yıldız Sarayı’nın hafiye teşkilatını hayırla anmayanlardan biri de milli şairimiz Mehmet Akif’tir’  diyerek eleştirdi.
Beki yazısında, ‘Akif’in sokak komşusu bir gariban, ‘muhalif’ diye saraya jurnallenmiştir. Abdülhamid, kardeşi Reşat Efendi’nin kendisini devireceğinden korkmaktadır. Ve komşu, onun kilercisine selam göndermiştir. Suçu, kilercinin uzaktan akrabası olmaktır. Yaka paça sürüklenerek götürülüşünü izlerken utancından ağlar’ ifadelerini kullandı.

Karar yazarı Beki şunları yazdı:

Üç şey dikkatimi çekti. Biri, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın MİT’in gurur duyduğu başarılarını paylaşması. Takdirle andıkları arasında, teşkilatın Libya’daki faaliyetleri de var. Sahada oyunu değiştirdiğini söyledi.

İkincisi, MİT’in teknolojik altyapısını güçlendirmenin önemini vurguladı. İstanbul’daki yeni binası da etkinliğini arttıracak diye.

İstihbarat teşkilatlarına ‘gizli servis’ dendiği için, bu güç gösterisi kafa karıştırabilir.

Gizli olan faaliyetleridir. Ve gizli görevdeki personellerinin kimliği. Yoksa varlıkları, yöneticilerinin kimlikleri değil.

Doğası gereği göstere göstere operasyon yapmaz, gizlilik esasıyla çalışır istihbarat örgütleri.

O zaman gizlilik perdesiyle yapılıyordu güç gösterisi. Şimdi gizlisi saklısı yok, MİT binası, bilakis görkemli bir törenle açılıyor.

Akla şu sorular gelebilir:

Öyleyse; mesela 2012’de Iğdır’da, askeri tesis gibi stratejik devlet kurumlarının
fotoğrafını çektiler diye 3 kişi, niye casusluktan 43 yıl hapse çarptırıldı?

Ya da gazeteciler, MİT’in Libya şehidinin kimliğini ve oradaki faaliyetini ifşa etmekten niye tuttuklandı? Odatv’ye erişim, bu sebeple neden engellendi?

Kafa karışıklığını gidermek için, MİT’in aradaki farkı anlatması gerekmez mi?

Cumhurbaşkanı, “Merhum Abdülhamid Han’ın güçlü istihbarat ağı”nı övmeden geçmedi.

Oysa, Yıldız Sarayı’nın hafiye teşkilatını hayırla anmayanlardan biri de milli şairimiz Mehmet Akif’tir.

‘İstibdad’ şiirinde, Abdülhamid’in vesvese ve paranoyalarının yol açtığı bir sahneyi dehşet içinde anlatır.

Akif’in sokak komşusu bir gariban, ‘muhalif’ diye saraya jurnallenmiştir. Abdülhamid, kardeşi Reşat Efendi’nin kendisini devireceğinden korkmaktadır. Ve komşu, onun kilercisine selam göndermiştir. Suçu, kilercinin uzaktan akrabası olmaktır. Yaka paça sürüklenerek götürülüşünü izlerken utancından ağlar.

Yıldız jurnalciliği bugünümüzden uzak, MİT İstanbul binası da hayırlı olsun.

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com