Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Türkiye’nin çeyrek asır öncesine göre şu anda "AB'ye daha fazla uzakta olduğunu" söyledi.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik sürecinin ilerlemesinin üye ülkenin elinde olduğunu belirterek, “Türkiye, 1999 yılına oranla daha fazla uzakta” dedi.
Avrupa’da yayımlanan bazı gazetelere konuşan AB Komisyonu Başkanı, tam üyelik yolunda Brüksel ile uyumun önemli olduğunu belirterek, “Ankara’nın hevessiz bir tutum içinde olmasının üyelikle ilgili iradesini de ortaya koyduğunu” söyledi.
Ursula von der Leyen, Ankara’nın tam üyelik süreci için “Türkiye, 1999 yılına oranla daha fazla uzakta” dedi. AB Komisyonu Başkanı, üyelik sürecinin ilerlemesinin tamamen başvuru yapan ülkenin elinde olduğu görüşünü dile getirdi.
‘AB’NİN RUSYA’YA ENERJİ BAĞIMLILIĞI ORTADAN KALKACAK’
Euronews Türkçe’nin haberine göre; Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle başlayan “enerji savaşlarına” değinen AB Komisyonu Başkanı, Brüksel’in bütün seçenekleri göz önünde bulundurarak, gerekli acil durum planlarını yaptığını kaydetti.
Ursula von der Leyen, enerji kaynaklarının verimli kullanımından, enerji tasarrufuna ve ihtiyaçların önceliklendirilmesine kadar gerekli tüm adımları içeren acil durum planlarının hazır olduğunu belirterek, “Bu planlar sadece Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ardından yapılmadı. Biz sorunu ciddiye alıyoruz ve gerekli tüm hazırlıkları yapıyoruz. Hala yapılması gereken işler olduğunu biliyorum. Koşullar oldukça ciddi. Ama ben özellikle bu konuda endişeli değilim” dedi.
‘BAĞIMLILIĞI ORTADAN KALDIRMAK ÜZEREYİZ’
AB’nin enerji politikasının üç önemli ayağı olduğunu kaydeden Ursula von der Leyen bu konuda özetle şunları söyledi: “Bunun ilki AB’nin Rusya’nın enerji kaynaklarına bağımlılığını tamamen ortadan kaldırmak. ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmemizde, ilave LPG gazı alma konusunda anlaştık. İsrail ve Mısır’a yaptığımız ziyaretler sonucu Avrupa’ya gaz tedarikinin artırılmasını için çalıştık. Politikamızın ikinci önemli ayağı ise enerji verimliliğini sağlamak. Eğer Avrupa’da ısıtmayı iki derece düşürebilsek ve soğutma için harcanan klima soğutmasını düşürseydik, bu Kuzey Atım projesinin tedarikine tekabül edecekti. Üçüncü konu ise önemli yatırım gerektiren yenilenebilir enerji kaynağı yaratmak. Şu anda Rusya’ya doğal gaz için bağımlılığı ortadan kaldırmak üzereyiz.”
